Gelecek Bilgisi Terimleri Sözlüğü

“Bir fütürist gibi düşünebilmek, gelecek okuryazarlığı kazanmak ve
geleceği şekillendirebilmek için Türkiye’de
ilk defa bir
fütürist sözlük
hazırlandı.”

Fütürizm, insanlık olarak eriştiğimiz bilgi ve teknolojiyi kullanarak muhtelif gelecekler oluşturulabileceğini kabul eder ve yaşamın tüm boyutları için alternatif senaryolarla olumlu gelecek tasarımı yapılabileceğini benimser. Fütürizm, çoklu disiplinli yaklaşımla, uzgörülü, yenilikçi, stratejik ve sürdürülebilir öneriler geliştirir.

Bu ansiklopedik sözlük bünyesinde, birçok yerli ve yabancı kaynak üzerinden araştırma yapılarak günümüzde yeni yaygınlaşan terimlerin Türkçe anlamı, tarihçesi, kullanım alanı ve teknolojisini de kapsayan bilgilere yer verilmiştir. Günümüzde kullanılan ve henüz kullanılmasa da gelecekte hayatımızda yer kaplayacak teknolojiler, olaylar, olgular ve süreçler bu sözlük kapsamında tanımlanmış, örneklerle ayrıntılandırılmış ve ileri okumalar için kaynaklarla desteklenmiştir.

Hakan GÖL
Gelecek bilgisi terminolojisini, üstelik ansiklopedik sözlük biçiminde oluşturmak istiyorsanız, yalnızca bilim ve teknoloji ile uğraşanları hedef kitle olarak ele almak ve yalnızca onların anlayabileceği sözcüklerle kısıtlamak doğru olmaz. Terminolojinin dilin içine girebilmesine çalışıyorsak onun toplumda, kişilerin yaşlarına ve eğitim düzeylerine bakılmaksızın, olabildiğince herkesi kapsayıcı, herkes tarafından anlaşılabilir, herkesin aklında kalıcı ve kullanılan dilin kurallarına uyumlu olmasına özen göstermemiz zorunludur.

Dr. Mustafa AYKUT

Gelecek Bilgisi Terimleri Sözlüğü’nü çok önemli bir çalışma olarak değerlendiriyorum. Gelecek Bilgisi Terimleri Sözlüğü’nde yer verilen kavramların önemli bir bölümünün insan hakları, bireysel verilerin gizliliği, korunması, ülkemizde ve yeryüzünde sömürünün önlenmesi, uluslararası işbirliğinin gelişmesi, hukukun üstünlüğünün korunması ile ilgili düzenlemelerin bir an önce yapılması için altyapı oluşturacağından kuşku duymuyorum.

Dr. Aydın KÖKSAL

Kitap Tanıtımı  : Gelecek Bilgisi Terimleri Sözlüğü

Umberto Arte ile Sanat 4

“Dünyada yeterince tatsız şey var. Sanat neden güzel olmasın?”
Pierre Auguste Renoir

“Caravaggio’dan Aziz Petrus’a Söyleyemediklerimiz ve İtiraf Edemediklerimiz” ile başlayan benzersiz ve zihin açan bir sanat yolculuğuna var mısınız? O zaman buyurun.

Raphael’den Caravaggio’ya, Valentin de Boulogne’den El Greco’ya, Hieronymus Bosch’tan Rogier van der Weyden’e, Titian’dan Bruegel’e, Holbein’dan Carracci’ye, Rubens’ten, Domingo Valdivieso’e kadar birçok sanatçının konuya ilişkin resimleri ve detaylı incelemeleri.

Hz. İsa’nın Petrus’u havariliğe kabul edişinden başlayıp, son akşam yemeği, yargılanması, çarmıha gerilmesi, mezara konulması ve dirilişine kadar geçen sürenin detaylı analizi ve sanat tarihine yansımaları. Petrus ile Caravaggio’nun insani korkuları, söyleyemedikleri ve itiraf edemedikleri.

“Loki ve Çocuklarının İskandinav Mitolojisindeki Yeri”, dev yılan Jörmungandr, dev kurt Fenrir ve ölüm tanrıçası Hel’in Ragnarök’e giden yolda Thor, Odin ve Aesir’in kaderinde oynadıkları rol. İskandinav mitolojisindeki birçok karakterin başından geçen olaylar, hikâyeler, doğru bilinen yanlışlar.

Hollanda Altın Çağı’nın önemli isimlerinden Jan Steen’in janr (tür) resimlerinin detaylı incelenmesi, resimlerindeki şifreler, yaşamı, Rembrandt ile ortak yönleri ve diğer çağdaşları ile olan ilişkileri.

Pieter Bruegel’in Ölümün Zaferi adlı resminin detaylı incelemesi, veba salgını ekseninde şifrelerinin çözümü, kara ölüm dışında resmin oluşturulma sürecine etki eden diğer faktörler.

Empresyonizmin, Monet ile birlikte en önemli isimlerinden biri olan Renoir’nın yaşamı, sanatının ayırt edici özellikleri, eserlerinin detaylı incelemeleri, yaşadığı zorluklar, resimlerinde yer verdiği arkadaşları ve mekânlar.

  1. yüzyıl Hollanda sanatının önemli isimlerinden Nicolaes Maes’in Dua Eden Yaşlı Kadın resminin incelemesi ve şifreleri. Van Gogh, Picasso, Lautrec, Paolo Veronese gibi birçok sanatçıya verilen referanslar ve eserlerinin eşzamanlı incelemesi.

Umberto Arte İle Sanat 4 sizleri tadı damağınızda kalacak, eşsiz ve zihin açan bir sanat yolculuğuna davet ediyor.

Prof. Dr. Ahmet Türkçapar Ve Berk Özler’in Hazırladığı “Bariatrik Manifesto” İnkılâp Kitabevi İmzasıyla Raflarda!

Prof. Dr. Ahmet Türkçapar ile Berk Özler’in hazırladığı “Bariatrik Manifesto”, dünya genelinde her geçen yıl biraz daha artan obeziteyi ve bariatrik cerrahiye olan ilgiyi ele alıyor. Çözüm olmanın ötesinde yaşam şeklini değiştirmede bir aşama olan mide ameliyatları ve cerrahî müdahalenin ardından uygulanacak beslenme şekliyle ilgili merak edilen her şey “Bariatrik Manifesto” kitabında yer alıyor.

Şişmanlığın evrimsel kökenlerine inilen “Bariatrik Manifesto”da, ilk insanlardan günümüze kadar değişen yaşam şartları ve beraberinde her koşula uyum sağlamaya çalışan bedenin bir portresi çiziliyor. İlk avcılık aletlerinin kullanılmasından tarım ve sanayi devrimine kadar yaşanan süreçte yenen şeylerin nasıl değiştiği de gözler önüne seriliyor. Kitabın en dikkat çeken noktası ise sürüngen beyin ile entelektüel beyin arasında yıllardır süren amansız bir çatışmadan bahsedilmesi oluyor.

Son dönemlerde oldukça fazla gündeme gelen bariatrik cerrahideki ameliyat çeşitlerine yer veren “Bariatrik Manifesto”da Prof. Dr. Ahmet Türkçapar ve Berk Özler, ameliyat sonrasında tekrar kilo almayı önlemek için ipuçları da veriyor. İnkılâp Kitabevi tarafından yayımlanan kitapta; Bariatrik Mutfak’ın geliştirdiği ve Uluslararası Obezite Cerrahları Federasyonu (IFSO)’nun Bariatrik Yemek Kitabı yarışmasında birinci olan tarifler de bulunuyor.

Kitap Hakkında

Bu bir diyet kitabı değildir!

Hayatında en az bir kere yüksek kilolara çıkmış kişiler için diyetlerin neden ve nasıl başarısız olduğunu, insanlık tarihinin son zamanlarına denk gelen obezojenik çevrenin evrimsel açıdan insan doğası ile uyumsuzluğunu, insanın entelektüel beyni ile hayvan beyni arasındaki bitmek bilmeyen amansız mücadelesini anlatmaktadır.

Bariatrik cerrahi geçirmiş ya da geçirmeyi düşünen kişilere yol göstermesi ve ilham vermesi dileğiyle…

Yazarlar Hakkında

Prof. Dr. Ahmet Türkçapar

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1987 yılında mezun olduktan sonra akademik hayatının bütün basamaklarını aynı üniversitede sürdürmüştür. Ülkemizde laparoskopik reflü ve obezite cerrahisinin öncülerindendir. Kurduğu Türkçapar Bariatrics Kliniği, Uluslararası Obezite Cemiyeti (IFSO) tarafından Mükemmeliyet Merkezi (Center of Excellence) olarak tescillenmiştir. Obezite ve reflü cerrahisi üzerine çok sayıda bilimsel makalesi ve konferansları mevcuttur.

Berk Özler

ODTÜ Güzel Sanatlar Fakültesi’nde sanat ve müzik üzerine dersler verdi. İş Bankası Tasarım Bölümü’nün direktörlüğünü yaptı. Kurduğu Bariatrik Mutfak ekibi ile birlikte İspanya’da IFSO’nun açtığı bariatrik yemek yarışmasında dünya birincisi oldu ve “Bariatrik Masterchef” unvanına layık görüldü. EMCC Foundation’dan uluslararası geçerliliği olan mentorluk eğitimi ve sertifikası aldı. Türkçapar Bariatrics bünyesinde Bariatrik Mutfak kreatif direktörlüğü ve bariatrik mentorluk görevini sürdürmektedir.

Künye

Tür: Yemek ve İçki Kitaplığı
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Son Okuma: Ezgi Hotalak Adalı
Sayfa Tasarım: Berk Özler, Şenol Alanbay
Kapak Fotoğrafı: Berk Özler
Yemek Stilisti: Başak Kıpçak
Yemek Fotoğrafları: Berk Özler
Bariatrik Mutfak Diyetisyenleri: Dilara Çetin, İpek Saroğlu
Kapak Tasarım: Sıtkı Görçiz
Sayfa Sayısı: 192
Ebat: 19 x 25,5 cm
İç Sayfa: I. Hm 90 gr
Kapak Kâğıt Cinsi: Amerikan Bristol 230 gr

Prof. Dr. Sinan Bayraktaroğlu’nun Kaleminden “Yabancı Dil Öğrenmeyi Öğretme Ve Öğrenmeyi Öğrenme” İnkılâp Kitabevi İmzasıyla Raflarda!

Prof. Dr. Sinan Bayraktaroğlu’nun uzun yıllara dayanan bilgi birikimi ve deneyimiyle şekillenen “Yabancı Dil Öğrenmeyi Öğretme ve Öğrenmeyi Öğrenme”, konu itibarıyla benzer olan kitaplardan isabetli tespit ve önerileriyle farklılaşıyor. Kitapta; yabancı dil öğretimi için vazgeçilmezlerden olan “yabancı dil öğrenmeyi öğretme” ve “öğrenmeyi öğrenme” kavramları üzerinde duruluyor. Bu kavramlar pedagojik, sistemsel ve uygulama açısından derinlemesine incelenirken; hayata geçirilmeleri için hangi koşulların sağlanması gerektiği de ele alınıyor.

Yabancı dil eğitiminin “öğretici” merkezli değil, “öğrenici” merkezli bir eğitim türü olduğunu anlatan Prof. Dr. Sinan Bayraktaroğlu’nun değerli kalemi ile okurların beğenisine sunulan “Yabancı Dil Öğrenmeyi Öğretme ve Öğrenmeyi Öğrenme”, bu çağdaş eğitim türüne uygun öneriler ve saptamalarda bulunuyor. İnkılâp Kitabevi imzasıyla raflardaki yerini alan “Yabancı Dil Öğrenmeyi Öğretme ve Öğrenmeyi Öğrenme” yabancı dil alanında çalışma yapan öğretim üyeleri, öğretmenler ile özellikle yüksek lisans ve doktora olmak üzere tüm öğrenciler için değerli bir kaynak meydana getiriyor.

Kitap Hakkında

“Eğitim görmüş bir kişi öğrenmeyi öğrenmiş olandır.”

Carl Rogers

Bugün “Çağdaş Eğitim” denilince “Öğrenmeyi Öğretme” ve “Öğrenmeyi Öğrenme” kavramları alışılagelmiş birer klişe hâlinde sık sık kullanılmaktadır.

Pekiyi, bu kavramların anlamlılıkları, içerikleri, pedagojik uygulamaları, yöntemleri nelerdir ve hayata geçirilmeleri için hangi koşulların sağlanması ve nelerin yapılması gerekir?

Elinizdeki kitap bu soruları İngilizce öğretim ve öğrenimine dönük olarak irdelemek ve pedagojik içerikli önerilerde bulunmak amacıyla hazırlanmıştır. Her ne kadar İngilizce eğitimi esas alınmış ise de bu çalışmanın, diğer yabancı dillerin ve hatta ana dilin (Türkçe’nin) eğitimi için de geçerli olduğunu vurgulamak isteriz.

Özü ve niteliği gereği, “öğretici merkezli” değil, bunun yerine “öğrenici odaklı” bir eğitim türü olan yabancı dil eğitimi için ve bunun üzerine kendini geliştirmek isteyen herkes için bu kitap, vazgeçilmez bir başucu kılavuzu olacaktır.

Yazar Hakkında

Prof. Dr. Sinan Bayraktaroğlu

Talas (’61) ve Tarsus (’65) Amerikan Kolejleri’nde okudu. AÜ DTCF’de İngiliz Edebiyatı, Latince ve Osmanlı Tarihi alanlarında lisans eğitimi gördü. Akademik kariyerine ODTÜ Fen ve Edebiyat Fakültesi Beşerî İlimler Bölümü’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı alanında öğretim görevliliği yaparak başladı. İngiltere Leeds Üniversitesi’nde “Dilbilim ve İngiliz Dili Öğretimi” alanında yüksek lisans, Londra Üniversitesi Eğitim Enstitüsü’nde Eğitim Bilimleri Yeterlilik Diploması alarak aynı kurumda Uygulamalı Dilbilim ve Yabancı Dil Eğitimi alanında doktora eğitimi gördü. Cambridge Üniversitesi’nde uzun yıllar Uygulamalı Dilbilim, Türk Dili ve Kültürü alanlarında öğretim üyeliği görevinde bulundu. Cambridge Yabancı Diller Merkezi’nin (The Cambridge Centre for Languages, Sawston Hall) 22 yıl kurucu direktörlüğünü yürüttü. Bu arada, 1997 yılında yine Cambridge’de, Atatürk ilkeleri doğrultusunda Türk çocukları için Uluslararası Bakalorya Diploması veren “Uluslararası Türk Lisesi”ni kurdu. Türkiye’de Koç Lisesi ve Koç Üniversitesi’nin kuruluşlarında merhum Vehbi Koç’un eğitim danışmanlığını yürüttü. 2000 yılında Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından “T.C. Devlet Üstün Hizmet Madalyası” ile taltif edildi.

2007 yılından beri Türkiye’de çeşitli vakıf ve devlet üniversitelerinde öğretim üyeliği ve üst düzey idarî görevler üstlenerek “Türkiye’de Dil Eğitimi” alanında incelemelerde bulunmaktadır. Ulusal ve uluslararası düzeyde yayımlanmış çok sayıda makalesi ve 8 kitabı vardır.

Künye

Tür: Dil Eğitim
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Yayıma Hazırlayan: Saliha Ulusoy
Son Okuma: Şeyda Bakırcan
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Aslı Varol
Sayfa Sayısı: 268
Ebat: 15,5 x 24
İç Sayfa: III. Hm Enzo, 52 gr
Kapak Kâğıt Cinsi: Amerikan Bristol 230 gr

Kitap Tanıtımı : Cevaplar Şirketin İçinde

Feyyaz Ünal tarafından kaleme alınan bu eser, aile şirketlerinin yapısını ele almayı amaçlamaktadır. Profesyonel olarak 2 yıl dışarıda çalıştıktan sonra aile şirketindeki yönetici yetiştirme programına davet edilen bir aile bireyinin, şirketi ve şirketteki kültürü iyileştirme hikayesini okuyacaksınız Yazar hala çalışmakta olduğu grup şirketlerine adım attığı ilk günden beri ne hatalar yaptığını, karşılaştığı problemleri nasıl çözdüğünü ve bu süreçte yaşadıklarını samimiyetle anlatmaktadır.

Kitap Tanıtımı : Astroşifa

Gökyüzünün şifreleriyle beden ve ruh uyumunu yakalamanın ipuçlarını veren Astroşifa ile bir yol haritası çizdiklerini anlatan Dr. Ender Saraç, “Yıllar önce hem sağlık hem de astroloji konusunda eğitimler almış biri olarak, tespitlerimi bu ajandaya yansıtmaya çalıştım. Bu yolculukta Aygül Aydın’la karşılaşmış olmak bir tesadüf değil. Bu ajandanın hazırlanması da benim Satürn döngüme denk geldi. 2020 yılının etkilerini onunla ve okuyucularla paylaşma fikri benzersiz” dedi.
Astroloji alanında yaptığı çalışmalarla bilinen Aygül Aydın ise “Gökyüzü bir ilham kaynağıdır. Gökyüzünden aldığım bu ilhamla, gün içerisinde karşılaşabileceğimiz sorunları çözmek için ihtiyaç duyduğumuz bilgileri bu ajandaya aktardım. Kullanıcısının 2020 yılının tüm sırlarını öğrenebileceği, yapması gerekenleri kendisine hatırlatacak ve zinde tutacağına inanıyorum. Ender Saraç’ın önerileriyle Astroşifa ruh ve beden dengesini sağlayacaktır” diye konuştu.
Astroşifa, yeni yıl ile eski defterleri kapatıp, yeni bir sayfa açmanın zamanı geldiğini düşünenlere, evrenin enerjisini ruh ve bedenle birleştirmek için eşsiz bir kaynak olarak tüm seçkin satış noktalarında yer alıyor.

Kitap Tanıtımı : Z bir kuşağı anlamak

Türkiye’de yaptığı kuşak araştırmalarıyla dikkat çeken ve bu konuda ilklere imza atan Evrim Kuran ikinci kitabı olan “Z: Bir Kuşağı Anlamak”ta Türkiye’nin bilinen ve bilinmeyen Z kuşağını etkileyici ve akıcı bir anlatımla gözler önüne seriyor.

Geniş bir alanda gerçekleştirilen titiz bir araştırmanın sonuçlarından yola çıkarak hazırlanan kitap; birbirinden çok farklı şartlarda ama aynı küresel köyde yaşayan Z kuşağı bireylerinin gerçekleri, mücadele alanları, zenginlikleri ve giderek sevgisizleşen dünya için yaratabilecekleri farklılıkları okuyucuyla buluşturuyor.

Kuşak araştırmalarına neredeyse ömrümün yarısını adadığını belirten Evrim Kuran; “Bu kitabı kuşak çalışmalarına başladığımdan bu yana heyecanla beklediğim Z kuşağını anlamak isteyenler ve kuşağın ta kendisi için yazdım. Hayatı ele alış biçimleri ve değerleriyle öncüllerinden belirgin farklılıklar sergileyeceklerine inandığım bu kuşağı bir birey, bir araştırmacı, bir anne olarak merakla bekledim. Onların yetişkin bireyler halini alacağı gelecekte, sadeleşme, sürdürülebilirlik, girişimcilik ve sivil toplum inisiyatiflerinin değer kazanacağına, doğanın, barışın, yaratıcı zekânın her zamankinden daha kıymetli olacağına inandım. Ancak bu fikirlerimi içgüdüyle değil, data ile desteklemek yaşadığım topluma araştırmaları ile hizmet eden biri olarak boynumun borcuydu. Bu araştırmayı çeşitli illerde ve sosyoekonomik olarak birbirinden çok farklı mahallelerde gerçekleştirirken, aylarca titizlikle çalışıp önemli bulgulara eriştik. Bu kitapta sadece alışageldiğimiz, hayata daha şanslı başlayan çocukların ve gençlerin değil, arka mahallelerin unutulan sokaklarındaki çocukların da hikayeleri ve onlara ilk kez sorulan sorular da var. Bu mahallelerin bazıları Türkiye’nin büyük kentlerinin tam içinde olsa da hiç girilemeyecek uzaklıkta; bazıları da şehrin dışına itilmiş haldeler. Kaybolmuşların, kaybetmişlerin, kimsesizlerin kolayca sıradanlaşabilecek benzerlerin bir arada bulunduğu, postacıların veya sayaç okuyucuların bile gitmekten imtina edebildiği mahallelere yüz yüze görüşmeler yapmak için girmek çok kolay bir karar değildi. O kararı verdikten sonra karşılaştığımız onca engele rağmen geri dönmedik” dedi.

Z kuşağıyla yaşayan ebeveynlere, eğitimcilere, şirketlere önerilerin yanı sıra Z Kuşağının kendisine de önerilerin olduğu Z: Bir Kuşağı Anlamak, Türkiye’nin geleceğine ışık tutuyor.

Kitap Tanıtımı : Dost – Sigrid Nunez

Romanın isimsiz kadın anlatıcısı, aynı zamanda hocası da olan en samimi erkek arkadaşının beklenmedik bir şekilde intihar etmesiyle acılı bir yas sürecine girer ve arkadaşının kısa süre önce sahiplendiği Danua cinsi yaşlı köpeğini de evine almak zorunda kalır. Üstelik kirada oturduğu dairede –sözleşme gereği– köpek bakamayacağını yıllar önce kabul etmiştir. İşte, birlikte yas tutarken birbirini tanımaya da çalışan bu iki canlının öyküsüdür Dost. 
Genelde hayvan-insan, özeldeyse köpek-insan ilişkilerini ele alan, bu ilişkilerin edebiyat ve kültürdeki temsillerini, yazarlığa ve edebiyat camiasına içkin çatışmalarla bir arada irdeleyen roman, yazarına ABD’de 2018 Ulusal Kitap Ödülü’nü kazandırdığından beri yayınlandığı tüm ülkelerde büyük beğeni kazandı ve kazanmaya da devam ediyor.

“Büyüleyici… Romanın komedisi kendi kendini yazıyor âdeta… Ne var ki kederli ve yankılı bir sesi var… Cümlelerinin canlılığı zaman zaman bana Rachel Cusk’ı hatırlattı.” 
—The New York Times
“Buruk ve dokunaklı bir roman olan Dost hem bir aşk hikâyesi, hem bir delilik öyküsü, hem de bir iyileşme anlatısı.” 
—Vanity Fair
“Düşünce yüklü olduğu kadar eğlenceli de bir roman olan Dost, arkadaşlık, iyileşme ve insanlarla köpekler arasındaki bağlar üzerine zarif bir anlatı.” 
—Buzzfeed
“Bu romanın herhangi bir yerinde, aşk ve şefkati yas duygusundan ayırmak imkânsız… Dost, sonunda insanın kalp atışlarını yavaşlatan o nadir romanlardan biri.”
 —Los Angeles Review of Books
“Sürükleyici… Bu zarif roman hem güçlü hatıraları hem de gündelik hayatı irdelerken, geçmişin özellikle yas ve keder esnasında çoğu zaman bugünden daha canlı oluşunu yansıtıyor.”
—Publishers Weekly

Zeynep Dereli’den Dijital Yerliler’i okumalısınız!

Dünya ‘işimizden olur muyuz’ ile ‘nasıl yeni gelir kaynakları, yeni müşteriler oluştururuz’ soruları arasında bocalasa da yenilikçilik galip geliyor. Bu ortamda Tink, Türkiye gibi genç nüfusu olan bir ülkeye inanılmaz bir fırsat ve vizyon sunuyor. Zeynep Dereli Tink’in arkasındaki vizyonu ve yaratacağı fırsatları akıcı bir dille bizlerle paylaşıyor. Dijitalleşmenin ve yeni teknoloji kullanımının en yoğun yaşandığı perakende sektörünün ‘Baby Boomer’ bir üyesi olarak çok faydalandığımı ifade etmek istiyorum…

Ümit Nazlı Boyner

Dijital çağa uygun öğretim modelinde de aslolan zeka ve duygu sentezini kaybetmeden, yeni beceriler geliştirmek ve yaşam boyu öğrenmeyi teşvik edebilmesidir.

“Dijital Yerliler/Yeni Nesil Eğitim Modeli” kitabının ele aldığı konular itibariyle, dijital alemde başarıyı yakalamak ve sürdürebilmek isteyenler için bir rehber ve başucu kitabı olacağına inanıyorum…

Leyla Alaton

Bugünün ütopyaları ve distopyaları içine sıkışmış gençlerin doğruları babalarının değil ancak kendi yöntemleriyle bulmaları gerekiyor. Ama doğru silahları kuşanarak ve elinin altındaki teknolojiyi iyi tanıyarak.

Girişimciliğin ilk adımı cesarettir. Cesaretin de yolunu açan kendine güven.

Geleceğin bilinmeyen engebeli yollarına, Tink kurucusu, eğitim ve çalışma hayatındaki geçmişten gelen önyargısız deneyimleriyle Zeynep Dereli’nin görüşlerinin önemli bir pusula olacağına inanıyorum…

Faruk Eczacıbaşı

Yeniliğe açık, çağdaş bir eğitim sistemi geliştirme hayali olan herkesin bu kitaptan alacağı çok değerli bilgiler var. Kitabın önemli bir boşluğu dolduracağına, Z kuşağı gençlerimiz, öğretmenlerimiz, öğrenci velileri ile eğitim sistemimizden sorumlu kişi ve kurumlar için çok yararlı olacağına inanıyorum.

Özetle, ‘Dijital Yerliler/Yeni Nesil Eğitim Modeli’ adlı bu kitap, Cumhuriyetimizin 100. yılında gelişmiş ülkeler liginde ilk on içine girebilmemiz için, teknoloji odaklı insan eğitiminin önemini vurguluyor, ‘ticari icat’ kavramını gençlerimize tam yerinde ve tam zamanında aşılıyor, girişimcilik ruhunu geliştirmenin küresel güç haline gelebilmemiz için olmazsa olmaz bir önkoşul haline geldiğini somut örneklerle gösteriyor.

Korkmuyorum

Bedeni sığırcık kuşları gibi uçuşan ama hiç dağılmayan bir sinek sürüsünden oluşan Sinek Adam… Bahçeleri, çiçekleri, taşları bile uyutan; Eyfel Kulesi’nin ucunu törpüleyen Uyku adındaki garip yaratık… Yardım isteyen ters dönmüş bir ateş böceği… Vapurdan inen yaşlı kadınların ağzındaki takma dişleri çalıp kaçan hırsızlar… İstanbul Oyuncak Müzesi’ndeki Rüya Kutusu… Öfkelendiğinde yüzü, şefi hastalanmış da o gün işe gelmemiş Yurttan Sesler Korosu’nun başıboş nağmelerine benzeyen Malatyalı Yusuf… Elinde yalnızlığını hissetmemek için yaptığı tahta bir güvercin tutan filozof Arhitas.
Bitmedi! Yalnızca kuralların nefes aldığı bir evde çocuğunun farkında bile olmayan duygusuz baba… Süpü adında, sinir ağı ören bir örümceği andıran tuhaf bir temizlik hastalığına yakalanmış, dili kiralık bir ağza benzeyen anne.
Tek istediği, uyumak ve gözlüksüz bir dünyaya uyanabilmek olan küçük Zeynep… Anne babası ona sevgi göstersin diye her şeyini feda etmeye hazır. Zamansız adlı bir apartman ile ilk Türk tangosu Mazi onun belleğinde kapı komşusu.
Ayşe Dündar ilk romanı “Gökbilimcinin Salyangozu” ile açtığı parlak yolda, bu kez sözcüklere hayal kurduran bir kız çocuğuyla ilerliyor. Cebine itiş kakışla dolu Sirkeci’yi koyup vapura binen ve gerçekleri kurcalaya kurcalaya insanları birer gerçeküstü varlığa dönüştüren Zeynep ile.
Zaman zaman gotik bir havada ilerleyen, zaman zaman fantastik bir maceraya dönüşen “Bir, İki, Üç, Dört, Korkmuyorum!”, okuyanları hem kalbinden hem de aklından vurmaya hazır.

Ölümsüz Usta Sabahattin Ali’nin Külliyatından Altı Çizili Cümleler

Türk edebiyatına kök salmış ölümsüz usta Sabahattin Ali‘nin unutulmaz eserlerinden ölümsüz alıntıların derlendiği Etrafın Seni Sıktığı Zaman Kitap Oku, İnkılâp Kitabevi etiketiyle raflarda!

Çok değerli yazar ve şair Sabahattin Ali’nin tüm eserlerinden seçilmiş altı çizili cümlelerin bir araya getirildiği bu sıra dışı kitap, büyük ustanın bizleri ardında bırakışının 75. yılında edebiyatseverlerin beğenisine sunuluyor.

Gerçekçi bir düzlemde yazdığı ve öykü türünde kaleme aldığı çoğu kitabında değindiği siyasi eleştirilerin yanı sıra, toplumun aksak yönlerini de korkusuzca dile getiren Sabahattin Ali, Metin Üstündağ’ın derin bir külliyat araştırması ile tekrardan okuyucuyla bir araya geliyor. Yaşamaya, aşka, insana ve toplumun dirliğine verdiği değer ile ön plana çıkan Ali, birbirinden kıymetli onlarca eseriyle ölümsüzlüğünü korumayı sürdürüyor.

Sabahattin Ali’nin tüm romanlarından, öykülerinden ve şiirlerinden alıntıları “Etrafın Seni Sıktığı Zaman Kitap Oku” ile bir araya getiren Metin Üstündağ, unutulmaz edebiyatçının külliyatından, altını çizdiği cümleleri İnkılâp Kitabevi etiketiyle okuyucuyla buluşturuyor.

Kitap Hakkında

Etrafın Seni Sıktığı Zaman Kitap Oku,

üstat SABAHATTİN ALİ’nin
eşi Aliye Hanım’a verdiği bir öğüt.
Biz de üstadın verdiği öğüde uyarak
büyük ustanın tüm kitaplarını yeniden okuyup
altını çizdiğimiz satırları,
etrafından sıkılınca kitap okumak
isteyenler için derledik.
Ölümsüz ustayı tekrar saygıyla, sevgiyle ve
özlemle anıyor, keyifli okumalar diliyoruz.

Künye

Tür: Edebiyat
Yayın direktörü: Gülşen İşeri
Yayıma Hazırlayan: Faruk Kaya
Düzelti: Saliha Ulusoy
Son Okuma: Elif Erdağı
Kapak ve Sayfa Tasarım: Metin Üstündağ

Rakı şişesinde İtalyan olsam

Mekânlar, insanlar, tarifler…

“Rakı Şişesinde İtalyan Olsam”, çilingir sofrası kültürünün samimiyetine, güzelliğine ve felsefesine karşı bir saygı duruşu. Elvan Uysal Bottoni İtalya’nın farklı yerlerinde kurduğu masalarda, “lorlu enginar dolması”ndan “çeşnili marul kavurma”ya, “kelleli barbunya piyazı”ndan “zeytinli fenerbalığı”na etkileyici lezzetlerle donatıyor sofrayı. Elbette rakı adabına gölge düşürmeden ve muhabbeti de eksik etmeden.

“İtalyan mutfağını sevip rakısından vazgeçemeyenler, artık çekinmeden İtalyan restoranlarında rakı isteyebilirler. Rakı İtalyan mutfağına yakışıyor. Hem de nasıl!”

Heybeliadalı yazarlar, Heybeliada’yı yazanlar

Heybeliada hakkındaki onbeşinci kitabımı doksanbeş yaşında tamamlayabildim. Ayçe Ayyıldız Baturay ile beraber hazırladığımız bu kitapta, Heybeliada’nın yazarlarını ve Heybeliada’yı yazanları belgelerken, bir yandan da kendi anlatımları ile ada yaşamını da dile getirmiş olduk. Ben bir Heybeliada aşığıyım. Daha öncekiler gibi bu kitabı yazmaktaki amacım Heybeliada aşkımı paylaşırken, gelecek kuşaklara adamızın zengin dünyasından bir kesit sunmak. – Nejat Gülen – Heybeliadalı Yazarlar, Heybeliada’yı Yazanlar, edebiyata, yazıya gönül veren, yazarların yaratıcılık ilhamlarını, ada yaşamını merak eden ve Heybeliada’ya sevdalı herkesin kütüphanesinde yer alması gereken bir kitap.

Yapay zekaya giriş

Bu kitap, lise öğrencileri ve lise düzeyinde bilgiye sahip kişilere
yapay zekâyı modern bir yaklaşımla geniş bir çerçeve içinde
tanıtmayı hedeflemektedir
.Kitapta, yapay zekâ kavramlarının
insan zihniyle bağlantıları, kullanılan farklı teknikler ve
uygulama alanları, örneklerle ve sade bir dille anlatılmaktadır.
• Kitabın içeriği öğrencileri, önemli yöntemleri kendi başlarına
uygulamaya özendirecek şekilde tasarlanmıştır. Kitapta durum
uzayında arama, yapay öğrenme ve evrimsel programlama gibi
alandaki güncel konu ve yöntemler açıklanmaktadır. Okurlar
bu kitap sayesinde, matematiksel ve biyolojik mantıklarını
kavrayacak; doğal dil işleme ve veri bilimi gibi uygulama
alanlarını da tanımaya adım atacaktır.
• Giriş seviyesinde Türkçe olarak hazırlanan kitap, konulara
genel bir bakış açısıyla sınırlı kalmayıp, teknik yönlerini de lise
öğrencilerinin matematik ve bilgisayar programlama altyapısına
uyumlu bir şekilde ele almaktadır. Bu kitabın hem konuya
merak duyan ortaöğretim öğrencileri, hem de bireysel çalışmayla
yapay zekayı öğrenmek isteyen okurlar tarafından sevileceğine
ve önemli bir eksikliği kapatma konusunda yararlı olacağına
inanıyoruz.

Exit mobile version