Negatif Bakış Açısı, Enerjiyi Yok Ediyor!

Olumlu bir bakış açısına sahip olmak, hayatın her alanında büyük önem taşıyor. Pozitif psikolojiye sahip olmakta ilk adımın zihin açıklığı olduğuna dikkat çeken Uzm. Psikolog Yıldız Burkovik, zihni açık olan insanların doğru değerlendirmelerle çözüme odaklandığını belirterek, hayata negatif bakmanın, enerjiyi yok eden olumsuz bir yapılanma olduğunu vurguladı.

 

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikoloji Hizmetleri Genel Koordinatörü Uzman Klinik Psikolog Yıldız Burkovik, gülümsemenin insana mutlak bir güç kattığını ifade etti.

 

Negatif bakış, enerjiyi yok ediyor!

 

“Mutluluk her bireyin aslında sahip olduğu, ancak zaman zaman kendinden uzaklaşan ve kimi zaman ise tamamen kaybedilen bir duygudur” diyen Yıldız Burkovik,

 

“Bu duygunun belirtisi ise gülmek ya da kahkahalar atmak. Kişi ister hafif bir gülümseme ile düşünsün ya da baksın, ister kendini durduramayan kahkahalar atsın, bu süreçte aldığı mutlak bir güçtür. Bu gücü sürekli elde tutmak daima pozitif düşünce içeriğine sahip olmakla mümkündür. Hayata negatif bakış ise gülmenin tam aksine enerjiyi yok eden olumsuz bir yapılanmadır” şeklinde konuştu.

 

Pozitif psikolojinin ilk adımı: Zihin açıklığı

 

Uzman Klinik Psikolog Yıldız Burkovik, “İnsanın mutlak bir gücü elinde tuttuğu zaman başaramayacağı hiçbir şey yoktur” diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Kimine göre mutlak güç sağlıklı bir akla sahip olmakta, kimine göre mantığı yerinde kullanmakta, kimine göre ise zihnin ve ruhun huzurlu olmasındadır. Hepsine sahip olan; hayata pozitif bakandır. Pozitif psikolojiye sahip olmakta ilk adım zihin açıklığıdır. Zihni açık olan bütünü görür. Çocukluğumuzda ebeveynlerimiz okula uğurlarken ‘Allah zihin açıklığı versin’ derlerdi. Zihni açık olan insan değerlendirmeleri doğru yapar. Olumsuz bir süreçte neyin olumsuz gittiğini değerlendirirken duruma takılıp kalmadan çözüme odaklanır. Çözüm odaklı olan pozitif düşünendir. Dolayısıyla sorun odaklı olmak yerine çözüm odaklı olmaya yönelmek gereklidir.

 

İstikrarlı olun!

 

İstikrarlı olmak da son derece önemlidir. Bu konuda ısrarcı olunmalıdır, elbette ki ısrarcılık ilerlemeye yönelik olmalıdır. Doğru bilgide ısrarcı olmak ve doğru bilgiyi almak ve hatta yaymak kişinin motivasyonunu artırdığı gibi, pozitif bakış açısının da güçlenmesine sebep olur.

 

Alternatif yaratmayı öğrenmek gerekiyor!

 

“Zorluklar ile baş etmek yerine kaçıp uzaklaşmak beynin gerçek aktivitesini kullanmamak demektir. Bu yüzden daima ilerlemek ve çeşitli alternatifler bulmak için zihni doğru şekilde kullanmak gereklidir” diyen, Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikoloji Hizmetleri Genel Koordinatörü Uzman Klinik Psikolog Yıldız Burkovik, sözlerini şöyle tamamladı:

 

“Zihnini doğru yönde kullanan alternatiflerden alternatif yaratandır. Alternatif yaratmayı öğrenmek ve bunu başarmak pozitif psikolojinin olmazsa olmazlarındandır. Öğrenmek ve öğrenmeyi alışkanlık haline getirmek her yönden kişiye ve yaşantısına değer katar. Pozitifi hedefleyen ve pozitif düşünen kendini daha değerli kılmak için elinden gelenin en iyisini yapandır. Bu nedenle öğrenme amaç edinilmelidir. Öğrenmeden geçen bir günümüzün olmamasını sağlamak, beynimizin de daha sağlıklı olmasında en önemli süreçlerdendir. Tüm süreçlerin başarılı olması kişinin uzlaşmacı olması ile de bağlantılıdır. Olumlu olan tüm süreçler, olumlu bakış açısına sahip olmak mutluluğun kapısını açan anahtardır.”

Mutlu Olmayı Öğrenmek Mümkün!

Psikoloji literatüründe “psikolojik iyi oluş” şeklinde tanımlanan “mutluluk”, pozitif psikoloji alanında birçok araştırmanın konusu oldu. Tüm dünyada yapılan bilimsel araştırmalar, olumlu düşünce ve davranışların beyinde yepyeni bir ağ oluşturduğunu ortaya koyuyor.

“Mutluluk öğrenilebilir zihinsel bir beceri”

Psikoloji Bilimi Uzmanı Gülferi Yıldırım, psikolojik iyi oluş hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. “Mutluluk öğrenilebilir geliştirilebilir zihinsel bir beceridir” diyen Gülferi Yıldırım, “Hepimiz mutlu olmak isteriz ve mutluluğun ne olduğu ve nasıl elde edebileceğimiz hakkında sayısız fikirle karşılaşırız. Son yıllarda pozitif psikoloji ve nörobilim alanında yapılan araştırmalar mutluluğun, geliştirebilir zihinsel bir beceri olduğuna dair kanıtlar sunmaktadır. Pozitif psikolojinin kurucusu Amerikalı psikolog Dr. Martin Seligman mutlu insanları; ‘Pozitif duyguları daha sıklıkla yaşayan, derin doyurucu ilişkiler kurabilen, anlamlı bir yaşam sürdüğüne inanan, kendisini başarılı hisseden ve tutkuyla bağlanabileceği, yaparken zamanı unutabildiği ve keyif alabildiği meşguliyetleri olan’ kişiler olarak tanımlamaktadır” şeklinde konuştu.

Beyin devrelerinin değişmesi mümkün!

Prof. Dr. Sinan Canan danışmanlığındaki Nörobilim Yüksek Lisans’ını “Mutluluk Bilimi” üzerine yapan Gülferi Yıldırım, “Diğer yandan araştırmalar beynin nöroplastisite özelliğinden yararlanarak, kişiliği oluşturan beyin devrelerinin pratik egzersizler, mindfulness (bilinçli farkındalık) ve meditasyon araçları ile değişiminin mümkün olduğunu göstermektedir” diye konuştu.

Mutlu olmak için, önce karar vermelisiniz!

“Dışarıda elinde sihirli değnek ile bir anda sizi mutlu edecek ne bir kimse ne de bir yöntem var” diyen Psikoloji Bilimi Uzmanı Gülferi Yıldırım, “Yapılan araştırmalar mutlu insanların daha sağlıklı, daha başarılı ve daha zengin olduğunu göstermekte. Ancak bunun için önce karar vermek ve istikrarlı şekilde emek vermek gerekiyor. Kendi içinizde ufak adımlarla başlayan dönüşüm, nöral devrelere işleyerek; sürdürülebilir iyilik, sağlık, mutluluk halini yaşamın bir parçası haline getirecektir” dedi.

Mutluluğu öğrenme yolları, İstanbul Kongre Merkezi’nde bu yıl 5.’si düzenlenecek “Mutlu İnsan Zihin Ruh Beden Festivali”nde, 8-9-10 Mart tarihlerinde 70’in üzerinde bilim insanı ve akademisyen tarafından anlatılacak.

Exit mobile version