Okuma Süresi:2 Dakika, 10 Saniye

Bir önceki yazıda ticari kaygılar yüzünden Elon Musk’ın Twitter’a ciddi zarar verebileceğini yazmıştım. Bu hafta kaldığımız yerden devam ederek, çokça sorulan Zuckerberg’in yeni “Threads” uygulamasının Twitter’ı nasıl etkileyeceğini değerlendirelim.

Öncelikle, Twitter’ın diğer ana akım sosyal ağlardan farklı olarak mikroblog hizmeti sunması sayesinde Facebook grubuna karşı ayakta kalabilmeyi başarabildiğini unutmayalım. Zuckerberg, geçtiğimiz 10 yıl boyunca agresif bir şekilde diğer sosyal ağların en karakteristik özelliklerini Facebook başta olmak üzere sahip olduğu tüm sosyal ağlara adapte ederek rakiplerini yavaş yavaş etkisizleştirirken, muhtemelen kullanıcı profiline uymadığı için bu alana el atmamış olabilir.

Esasen, Facebook bunları yaparken, Twitter da Vine ve Periscope gibi uygulamalarla diğer sosyal ağları taklit etmeye çalışmasına rağmen başarılı olamayacağını tecrübe etmişti. Başarısızlığının sebebini araştırdılar mı bilmiyorum, ancak bana göre Twitter kullanıcıları bu platformda mevcut özelliklerle yetinmek ya da sadece o özelliklerin zenginleştirilmesini istiyor.
O yüzden de zaten Twitter’ın kullanıcı sayısı diğer sosyal ağlara göre daha az ve pandemi dönemini saymazsanız kullanıcı sayısındaki artış da hep sınırlı düzeyde gerçekleşiyor.

Bu arada, İngilizce bilen okurlar başlıktaki kelime oyununu fark etmiştir diye düşünüyorum. Soru şu: Twitter için Instagram’ın “Threads” uygulaması ‘threats’e (tehdit) dönüşür mü?

Hatırlayalım, pandemi döneminde Clubhouse uygulaması çıkmış ve bir anda efsane haline gelmişti. Herkes birbirinden davet alarak uygulamaya girmeye çalışıyor, uygulamanın müptelası olduklarını yazıyor, kimileri bu uygulamanın Twitter başta olmak üzere sosyal ağları tahtından edeceğini falan söylüyordu.

O günlerde Clubhouse’ın bir saman alevi gibi pandemi döneminin hürmetine bir süre saltanat sürüp sonra yok olup gideceğini yazdığımda ciddi eleştiriler almıştım. Şu anda esamesi okunmayan Clubhouse uygulaması sesli sohbetler sunarak Twitter’a rakip olamazdı, çünkü kulvarlar farklıydı. Aksine, sunmuş olduğu alternatif sistemin başarısı üzerine Twitter pandemi döneminde benzer bir hizmet sunarak özellikle aşı karşıtlarının oluşturduğu sohbet grupları sayesinde bir süre bu trendin kaymağını bile yedi.

Threads uygulamasına dönersek, rakiplerine karşı oldukça agresif bir tavır sergileyen Zuckerberg, onların başarılı oldukları alanlara girmekten çekinmediğini söylemiştik. Instagram’ın bir eklentisi gibi sunulan ancak uygulamada ondan bağımsız bir Twitter kopyası olarak çalışan Threads uygulaması ne ölçüde başarılı olabilir sorusunun cevabı pek çok faktöre bağlı olmakla beraber, uygulamanın zamanlamasının harika olduğunu söyleyebilirim.

Elon Musk’ın Twitter kullanıcılarının canını sıkmaya başladığı bir dönemde elbette bir kısım Twitter kullanıcısı Threads’a kayacak ya da en azından uygulamayı denemeyi isteyecektir. Bir kısım Instagram kullanıcısı da yeni akımı merak ederek uygulamayı yükledi bile. İlk 72 saatte 10 milyon kullanıcıya ulaşıldığı haberi ile yeni trendden uzak kalmamak için uygulamayı yükleyecek olanları de sayarsak, Zuckerberg’in ilk aşamayı başarıyla tamamladığını söylemek mümkün.

Ancak kişisel görüşüm, Twitter benzeri bir uygulamanın Instagram kullanıcısını cezbetmeyeceği, Twitter kullanıcısının ise bu yeni uygulamadan çok fazla hazzetmeyeceği yönünde. Tabii, Elon Musk aksi yönde çabalamaya devam etmezse…

Previous post Onu, gözleri olmayan birine satmayacağım ! <br><b>Özhan Özdemir</b>
Next post İnsanların yüzde82’si Başkalarının Telefonunu Kurcalıyor<br><b>Alev Akkoyunlu</b>