Karar verirken gereğinden fazla düşünüyorsanız, büyük olasılıkla sürekli ertelemelerle, zihinsel enerjinizi tüketmekle ve çoğunlukla hareketsizlikle başa çıkmaya çalışıyorsunuzdur.
Bu tuzaktan kaçınmak için etkili ve pratik stratejiler:
1. Kararları “stratejik” ve “operasyonel” olarak ayırıp, her verdiğiniz kararın kritik olmayacağını hatırlayın.
“Hangi ayakkabıyı almalıyım?” → operasyonel
“İş değiştirip taşınmalı mıyım?” → stratejik
Operasyonel kararlar için 5 dakika kuralı koy → 5 dakikada karar ver, geç.
2. “Sabit kalmak/harekete geçmek Seçenekleri” perspektifini kullanın.
En basit bakış açısıyla, vereceğiniz kararla ya şu anki durumunuza devam edersiniz ya da seçenekleri denemiş olursunuz.
Durumunu daha net görebilmek için “Şu anki yolumdan sapmazsam ne kaybederim?” sorusu faydalı olabilir.
3. “Yeterince İyi” Prensibini Benimseyin
Mükemmel kararın olmadığını bugüne kadar öğrenmiş olduğunuza eminim. Araştırma, analiz ve ihtimal hesapları sizi tüketmeden, “yeterince iyi olanı” seçebilirsiniz.
Zihinsel parazitten kurtulmak için kararın hedeflediğinin %80’ini karşılıyorsa ilerlemekte sakınca olmayabilir.
4. Karar Süresine Zaman Limiti Koyun
Zihnin gezmeyi sever ve kolay kolay yorulmaz. Siz yine de, vereceğiniz kararın çevresinde dönüp durmasına izin vermeyin.
Küçük kararlar → 5–15 dakika
Orta seviye → 1–2 gün
Hayatınızı çok etkileyecek kararlar → 2 hafta düşünme süreleri yeterli olabilir. Bir kere kararı verince harekete geçmek için gecikmeyin.
5. Araştırdığınız Kaynakları Sınırlayın
“Daha fazla veri = daha doğru karar” sanısı genellikle daha iyi sonuç vermeyebilir. Bilgi arttıkça analiz yükü de artar.
Örneğin, 3 sağlam ve güvenilir kaynaktan fazla araştırma yapmama kuralını uygulayabilirsiniz.
6. Kararınızı Yazıya Dökün
Araştırmalar zihin içindeki dağınık düşüncelerin kağıda döküldüğünde mantık kazandığını gösteriyor.
Bir “Karar defteri” tutabilirsiniz. Seçenekleri, artılar-eksileri hatta hislerini de yazabilirsin. Okudukça durumun netleşmeye başlayacağını göreceksiniz.
7. “Tersine Test” Kullanın
Karardan kaçınmaya neden olan düşünceyi tersine çevirmeyi deneyebilirsiniz:
“Ya yanlış yaparsam?” yerine “En kötü ne olabilir ve bu beni nasıl etkiler?” diye sorgulayabilirsiniz.
Sonuçta gereğinden fazla düşünme (Overthinking), zihinsel verimliliği bozar, özgüveni kemirir ve eylemsizliği besler. Belirsizlikle barışık olmayı, yeterince iyiyi seçmeyi ve zihni dışsallaştırarak netleşmeyi öğrenmek bu tuzaktan çıkışın temel anahtarıdır.
Beklettiğiniz kararlarınız varsa sonuca varmanın tam zamanıdır.
