
Bana Iphone’unu Söyle, Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim!
Özhan Özdemir
Ekonomik durumumuzu telefonumuzun markasından analiz edebildiğimiz, tarafımıza gösterilen saygının kullandığımız araçların fiyatlarıyla belirlendiği, akıl, erdem ve ahlaklı olmanın çok önemli olmadığı bir dönemden geçiyoruz. Ekranlarda sokak röportajlarında halkın nabzını tutmak için (ne yazık ki hepsi o amaç için değil) yapılan söyleşilerde özellikle yaşça büyük insanlar, ekonomiden yakınan gençlere meşhur repliği söylüyorlar. ‘’Telefonunu göster’’ Oysaki kişinin […]
Okumaya Devam Et
AİLE-OKUL-TOPLUM
Özhan Özdemir
Nasıl ki bir kitabın giriş, gelişme ve sonuç bölümleri varsa insan hayatında da aynı evreler vardır. Bir çocuğun hayatının giriş bölümü aile de başlar. Aile çocuğun temel eğitimlerini aldığı yerdir ve çocuğun gelecekteki hayatının temelleri aile de atılır. Aile, çocuğun ilk ve en temel sosyal çevresidir ve onun fiziksel, duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimini etkiler. […]
Okumaya Devam Et
Tad alabiliyor olman seni gurme yapmaz!
Özhan Özdemir
Yeterli eğitimi almadan bina yaparsan yaptığın bina ilk depremde yerle bir olur. Kaybolan canların sorumlusu deprem değil senin eğitimsizliğindir. Eğer eğitim konusunda yetersizsen, siyaset yapmaman gerekir. Kişisel hırsınla aldığın yanlış bir karar bazen bir ülkeyi felakete sürükleyebilir. Alınan yanlış kararların bedelini bazen bir halk ödemek zorunda kalabilir. Ya da bir antrenörsen! Yeterli eğitimi almadığın sürece […]
Okumaya Devam Et
SÜMER TABLETLERİ DER Kİ; OĞLUM ÖNCEKİ KUŞAKLARA BAK!
Özhan Özdemir
Büyüklerin gençlerle ilgili yakınmaları günümüze has bir durum değil. Bugünün yetişkinleri bir zamanlar gençti ve aynı yakınmalar onlar içinde yapılıyordu. Gençlere yönelik eleştirilerin nesilden nesile süregeldiğinin en önemli kanıtları tarihte gizli ve en önemli örneği ise Sümer tabletleri. Çivi yazılı tablette on yedi kil tabletten oluşan bir yazıda bir babanın oğlu hakkındaki düşüncelerini paylaşmadan önce […]
Okumaya Devam Et
ChatGPT söyle bana!
Özhan Özdemir
Pamuk prenses ve yedi cüceler masalını birçoğumuz biliriz. Prensesin annesi ölünce, prensesin babası yani kral, başka biriyle evlenir. Kralın evlendiği kraliçe kötü kalpli biridir ve zamanla küçük prensesi kıskanmaya başlar. Her defasında tılsımlı aynaya, ‘’ayna ayna söyle bana benden güzeli var mı dünya da’’ diye sorar. Ayna bir olur iki olur artık dayanamaz ve ona […]
Okumaya Devam Et
Doğa gibi “ol”mak!
Özhan Özdemir
Bir çiçeğin EGO’su yoktur. En renkli olma, en geniş yapraklı olma, en güzel kokma kaygısı yoktur çiçeğin.”EN” yoktur doğada. Doğada sadece olan olur. Bir ağaç, bir başka ağacın meyvesinden sebeplensin diye onunla arkadaşlık kurmaz, açmadığı dalın nimetinden medet ummaz. İşi hallolsun diye dost olmaz bir kirpi, bir kaplumbağa ile ! – Doğada menfaat yoktur- Ya […]
Okumaya Devam Et
Bakış Açısı
Özhan Özdemir
Anlatıcı güzel anlatmaz, sen güzel duyarsın. Güzel bir insan yoktur. Sen güzel görürsün. Herhangi birisine çok değer verdiğinde bu senin değerindendir. Kişi kendisinde olanı verir. Birisine güvendiğin an bu onun güvenilir olduğundan değil, senin ona olan inancından doğan güvendir. Doğa bir mucizedir şayet onu gören gözlere sahipsen. Akside mümkündür her şey sıradandır eğer mucizeyi görmeyi […]
Okumaya Devam Et
Ayna Etkisi
Özhan Özdemir
Başarıya takıntılı ebeveynlerle büyüyen çocukların hayattaki tek amacı başarılı olmaktır. Elbette her anne baba, çocuklarının başarılı olmasını ister ama bahsettiğim başarıya takıntılı olma durumu tıpkı takıntının kendisi gibi nevrotik bir durumdur. Hep en iyi, en çalışkan, en gözü pek, en konuşkan, en mükemmel olmak için şartlandırılan çocuğun yaşamı, ‘’EN’’ ler içinde geçen yüzeysel bir yarışa […]
Okumaya Devam Et
Metaverse
Özhan Özdemir
İnsan olarak bizler, (ya da yani meraklı, sorgulamayı seven, şüphe duyan kesim olarak bizler desek daha doğru) var olduğumuzdan beri, yarattığımız birçok şeyi ihtiyaç dahilinde yarattık. İlk soydaşlarımız tarafından, mağara duvarlarına çizilen resimlerin, modern insanlar tarafından, geçmiş kültürler hakkında bilgi edinmek için kullanılması gibi, geçmişte olan birçok şeyin nedeni ve niçini hakkında hala sorgu durumundayız. […]
Okumaya Devam Et
Renklerin Sesi
Özhan Özdemir
Franz Kafka’nın Dönüşüm adlı kitabı ‘’ Gregor Samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu’’ cümlesiyle başlar. Birebir aynı anlama gelmese de en azından şaşırtıcı bir durum olma özelliğini Kafka’nın bu cümlesinden alıntılayarak, size bir sabah uyandığınızda renk körü olduğunuzu hayal etmenizi öneriyorum. Günlük hayatınızda ne gibi değişikler yapmak […]
Okumaya Devam Et
Onu, gözleri olmayan birine satmayacağım !
Özhan Özdemir
Babası onun bir din adamı olmasını istemişti. O dönemde bu mesleği seçmesinin oğlunun ekonomik anlamda rahat, huzurlu bir hayat sürmesi demek olduğunu düşünüyordu. Fakat Van Gogh bu isteği reddetti ve babasına ressam olmak istediğini söyledi. Babasında beklemediği bir tepki aldı ve babası onu deli olmakla itham etti. Fakat Van Gogh kararlıydı ve hayır dedi. Bence […]
Okumaya Devam Et
Mimari ile akran zorbalığı ilişkisi
Özhan Özdemir
Mimaride fiziki koşulların insanlar üzerindeki olumlu olumsuz etkilerinin belirlenmesi her zaman önemli bir konu olmuştur. Kaldı ki bu bir eğitim kurumuysa konu daha önemli bir hal alır. Avrupa Birliği Ülkelerinde aynı okul içerisinde öğrencilerin duygusal ve sosyal açıdan gelişimlerini desteklemek için “Brede School” kampüs şeklinde geniş okul tipi yaygındır. Bu tip okullar büyük bir kampüs […]
Okumaya Devam Et
Sorular ve olmayan cevapları
Özhan Özdemir
Bedensel varlıklarımız yaşamaya devam etse de zihnimiz, kendisini ifade etmek için, kendisini bir ikona indirgemeye meyilli olabilir mi? İsimlerimizin yerini zamanla id numaraları alabilir mi? Fiziksel olarak bir yerde sabit kalıp, iletişim kurmaya dijital dünyadaki sanal eylemlerimizle mi devam edeceğiz bilinmez ama insanın yaşam biçiminde devrim niteliğinde değişimler olabilir. Yaşamsal kaynakların hızlı tüketimi, bilinçsiz yok […]
Okumaya Devam Et
Hızlı yaşa! Hızlı düşün! Hızlı karar ver!
Özhan Özdemir
Hız kavramı hayatımızın o kadar içindeki, onu yadsımamız imkânsız. Bu konuda, doğru ya da yanlışlığından emin olmadan bazı teoriler geliştirmiş durumdayız. Örneğin, bir yerden bir yere giderken hızlı olmak zorundayız. Çünkü vaktimiz çok önemli. Gitmek eylemi için uzun zamanlar harcamayı vakit kaybı olarak görüyoruz. Gitmek değil önemli olan bizim için. Biz varmayı hedefliyoruz. En kısa […]
Okumaya Devam Et
İnsan yaşadığı şehre benzer
Özhan Özdemir
Mimaride bireyselliğin öne çıkması, her mimarın çevresel uyumu dikkate almadan, kendi tarzına ve estetik görüşüne göre yapı tasarlaması üslupsuzluk sorununu yaratıyor gibi görünüyor. Fransa’nın mimarlık yasası, “mimarlık, kültürün bir ifadesidir” diye başlar. Fakat bugün gerek ülkemizde gerek şehirlerimizde gelinen noktaya bakılırsa mimarinin hangi kültürün ifadesi olduğu konusunun tartışmaya açık bir konu haline geldiği görünüyor. Bugün, […]
Okumaya Devam Et